Sadece Tekneyle Ulaşılabilen Gizli Cennetler: Göcek'in En Sakin 3 Koyu

Göcek denince akla sayısız irili ufaklı, her biri bir öncekinden daha davetkar koylar gelir. Ancak Göcek'in asıl büyüsü, karayoluyla ulaşımın mümkün olmadığı, motor seslerinin yerini dalga ve cırcır böceklerinin sesine bıraktığı saklı kalmış cennetlerinde gizlidir. Bu koylarda zaman yavaşlar, doğanın saflığı ruhunuza işler. İşte size özel bir tekne turuyla veya kiralayacağınız bir tekneyle ulaşabileceğiniz, Göcek'in en unutulmaz 3 gizli mücevheri.

1. Kleopatra Hamamı Koyu: Tarihin Sular Altındaki Fısıltısı

Göcek koyları arasında belki de en mistik atmosfere sahip olan yer Kleopatra Hamamı Koyu'dur. Adını, efsaneye göre Mısır Kraliçesi Kleopatra'nın bu bölgeyi ziyareti sırasında kendisi için yaptırıldığına inanılan tarihi hamam kalıntılarından alır. Koyun en etkileyici yanı, sığ ve berrak suyun altında belirgin bir şekilde görülebilen bu Bizans manastırına ait kalıntılardır.

Neden Özel?

Bu koyu özel kılan şey, sadece denize girmekle kalmayıp aynı zamanda tarihin içinde yüzme deneyimi sunmasıdır. Suyun altındaki taş duvarların, kemerlerin ve merdivenlerin arasında yüzmek, zamanda yolculuk yapmak gibidir. Koyun etrafını saran çam ve zeytin ağaçları, bu tarihi dokuya yemyeşil bir çerçeve çizer.

Ne Yapılır?

Elbette ilk aktivite, şnorkelinizi takıp batık kalıntıları keşfetmektir. Ayrıca tekneden koya doğru yüzebilir, karaya çıkarak kısa bir yürüyüş yapabilir ve tepeden koyun muhteşem manzarasını izleyebilirsiniz. Suyun sıcaklığı ve sakinliği, uzun yüzme seansları için burayı ideal kılar.

2. Bedri Rahmi Koyu (Taşyaka): Sanat ve Doğanın Buluştuğu Liman

Asıl adı Taşyaka olan bu korunaklı koy, adını 1974 yılında bir grup arkadaşıyla çıktığı mavi yolculuk sırasında burayı ziyaret eden ünlü ressam ve şair Bedri Rahmi Eyüboğlu'ndan alır. Sanatçı, koya olan hayranlığını büyük bir kayanın üzerine, içinde altı farklı hayvanı gizlediği meşhur balık resmini çizerek ölümsüzleştirmiştir. Bu resim, bugün koyun simgesi haline gelmiştir.

Neden Özel?

Bedri Rahmi Koyu, doğal güzelliği bir sanat eseriyle birleştirmesiyle diğerlerinden ayrılır. Rüzgarlara kapalı, adeta bir göl kadar sakin olan suyu, teknelerin güvenle demirlemesi için mükemmel bir ortam sunar. Koyun iç kısımlarında küçük bir iskele, salaş bir restoran ve yamaçlara gizlenmiş Likya kaya mezarları bulunur.

Ne Yapılır?

Balık resminin önünde yüzüp fotoğraf çektirmek bir klasiktir. Tatlı su kaynağının da bulunduğu yemyeşil patikada kısa bir yürüyüş yapabilir, yamaçtaki kaya mezarlarını görebilirsiniz. Koyun sakin suları, su sporları ve özellikle paddleboard (SUP) için harikadır.

3. Akvaryum Koyu: Gözlüklerinizi Hazırlayın

Adının hakkını sonuna kadar veren Akvaryum Koyu, adeta doğal bir yüzme havuzudur. Metrelerce derinlikteki deniz tabanının bile çıplak gözle görülebildiği inanılmaz bir berraklığa sahiptir. Çevresinde herhangi bir yapılaşma olmaması, bu koyun bakir ve el değmemiş kalmasını sağlamıştır.

Neden Özel?

Bu koyun tüm olayı, suyunun kendisidir. Özellikle öğle saatlerinde güneş ışınlarının dik gelmesiyle birlikte suyun altı adeta aydınlanır ve turkuazın her tonu gözler önüne serilir. Zengin balık popülasyonu sayesinde, kendinizi dev bir akvaryumun içinde yüzer gibi hissedersiniz.

Ne Yapılır?

Akvaryum Koyu'nda yapılacak en iyi aktivite şüphesiz şnorkelle dalmaktır. Yanınıza bir parça ekmek alıp suya girdiğinizde etrafınızı saran onlarca balıkla birlikte yüzme deneyimini yaşayabilirsiniz. Teknenin güvertesinden kendinizi bu berrak sulara bırakmak bile başlı başına bir keyiftir.

Gocekonline İpucu: Bu popüler koyların keyfini daha sakin bir atmosferde çıkarmak için, günübirlik tur teknelerinin yoğun olduğu 11:00-16:00 saatleri dışını hedefleyin. Eğer imkanınız varsa özel bir tekne kiralayarak sabah erken saatlerde veya akşamüstü bu koylara gitmek, size adeta özel bir cennetteymişsiniz hissi yaşatacaktır.